9 Kasım 2018 Cuma

SEMRA GÖNEY VE SELİM ALTAN “YAN YANA” SERGİLERİYLE GALERİ ARK’TA

Semra Göney ve Selim Altan.


Türk Soyut Sanatının iki önemli temsilcilerinden Semra Göney ve Selim Altan, “YAN YANA” isimli sergileriyle 15 Kasım – 18 Aralık 2018 tarihlerinde GALERİ ARK’ta yer alıyor. Her iki sanatçının da “Doğa” ile kurdukları ilişki ve gözlemleri sonucu biriktirdikleri duygular, geliştirdikleri içsel meseleler tuval yüzeylerine farklı kurgular, anlatımlar olarak yansıyor ve doğanın lirik dinamizmini soyut bir anlayışla izleyiciye aktarıyorlar. Akdeniz’in bir sahil kasabasında yaşamaya başlayan Altan, doğayla kurduğu daha derin bağları, renk ve malzemenin eşliğinde, yine çizgisel bir anlatımla ortaya koyuyor, tabii ki sergiye özel sürprizleri de hatırlatmak gerek. Son dönem çalışmalarında özellikle doğa temasını işleyen Göney’in tuvalinde de katmanlar, kıvrımlar ve renkler aracılığıyla tabiatın sessiz yakarışlarını duyabilir, insanoğlunun doğaya dönüş hasretini bir kez daha duyumsayabilirsiniz.

Açılış/Kokteyl: 15 Kasım 2018, Perşembe, Saat:17.00-20.00

RÖPORTAJ: Ümmühan Kazanç

Sayın Semra Göney ve Selim Altan, sizleri “YAN YANA” sergisinde Galeri Ark’ın mekanında bir arada göreceğiz. Bu serginin oluşumu için iki önemli Soyut tarzda çalışan sanatçının geçmişe uzanan sanat dostluğu diyebilir miyiz?

Semra Göney: Kuşkusuz diyebiliriz, teklif Selim Altan’dan geldiğinde Mayıs ayındaki sergimi yeni toplamıştım ve yeni bir sergi planım açıkçası yoktu. Ama Selim benim yıllardır işlerini çok beğenerek izlediğim bir arkadaşım. Dolayısıyla bu içten ve zarif teklifini kıramadım.

Selim Altan: Semra Göney uzun süredir işlerini beğenerek takip ettiğim sanatçı arkadaşımdır. Resme karşı oluşturduğu atak, samimi ve önyargısız tavır benim de resimde başlangıç olarak aldığım eylem biçimiyle ortaklık oluşturmaktadır.


Semra Göney, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik,
115x140 cm.

Her ikinizde sanat kariyeriniz boyunca Soyut akımının tutkulu temsilcileri oldunuz ve olmaya devam ediyorsunuz. Bu bağlamda “Yan Yana” serginizin kavramsal içeriği konusunda neler söyleyebilirsiniz?

Semra Göney: Mayıs ayındaki sergimin başlığı “Doğa” idi. Selim ve benim bu sergimizin içeriğini de “Doğa” oluşturuyor.

Selim Altan: Sergi genel anlamda iki sanatçının “doğa” fikrinden yola çıkarak oluşturduğu farklı anlatımlar olarak okunabilir.

Selim Altan’ın daha önceki çizgisel yaklaşımlarından farklı olarak son dönem çalışmalarında tuvalin alt kısmında çok katmanlı müdahalelerin yanı sıra üst kısmında lekesel ve figüratif fırça darbeleri oldukça dikkat çekici. Bu yaklaşımı, doğa ve insan ilişkisine Selim Altan bakışı olarak yorumlayabilir miyiz?

Selim Altan: Akademi’de Neşet Günal’ın öğrencisiydim. Aynı zamanda hocam Mehmet Güleryüz’den de ders alıyordum. Dolayısıyla kendimi ve çevremi figür resminin problemleriyle tanımaya, çözmeye ve göstermeye çalışıyordum. Benim için bir nevi yaşamsal konumlanmaydı. 90’ların ortalarında bunun yerine daha çok harekete dayalı, çizgisel, renk soyutlamasına yönelik daha az anlatımcı, malzemeyi öne çıkaran, göstermekten ziyade ima eden bir resme yöneldim.

Semra Hn, siz de son dönem çalışmalarınızda soyuta biraz daha renkçi bir anlayış ile yaklaşarak doğayı kendi bakış açınız, kendi algılarınız üzerinden inceliyor ve yorumluyorsunuz. Doğa ile yakın ilişkinizi bu sergide de izleyecek miyiz?

Semra Göney: Uzun yıllar akademide misafir öğrencilikle başlayan, daha sonra Devrim Erbil ve Mehmet Güleryüz’le ve sonrasında devam eden çalışmalarımın pek çoğunda renkçi, çizgisel, katman  ve kıvrımın öne çıktığı işlerim mevcut. Bir dönem de, siyah ve beyaz denemelerim oldu. Bu sergi de, “Doğa” ismini verdiğim bir önceki serginin devamı niteliğinde.


Selim Altan, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik-karışık teknik, 116x89 cm.

İki soyutçuyu bir arada bulmuşken, sizi bir konuda tartıştırmak isterim. Soyut Sanat Türkiye’de hak ettiği yerde midir? Dünyada, sanat tarihindeki yerini en doğru şekilde aldı ve oldukça başarılı bir şekilde de temsil ediliyor.

Semra Göney: Sanata, bütün sanat dallarını göz önüne alarak baktığımızda, ilgi her geçen sene bir nebze artsa da soyut sanat söz konusu olduğunda buradaki temel sorun, bence izleyicilerin bu konuda biraz daha çaba sarfetmelerini beklemek ve belki de sanatçı ile diyaloğa girip sanatçıyı ve yapıtını anlama çabasından geçmektedir.

Selim Altan: Sanat bir bütündür. Yaratıcılıkla uğraşmak sanatın bütün kollarından bihaber olmayı da kapsar. Dünyadan bihaber olan toplumlarda ise değil soyut sanat, sanatın hiçbir kolu sağlıklı gelişemez.



Semra Göney, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik, 115x140 cm.

Soyut sanat bir anlamda sanatsal, düşünsel ‘an’ı yakalamak mıdır? Yani sanatçının bilinçaltında, duygularındaki birikimleri anlık bir hızda tuvale aktarması mıdır? Sanatçının bilinçaltının fotoğrafıdır diyebilir miyiz?

Semra Göney: Genel olarak bilinçaltının dışa vurumu desek de, daha çok bir ihtiyaçtan doğduğu kanaatindeyim. Burada geçmiş birikimlerimizin de rolü çok büyük. Ressamın ruhsal yapısı, içtenliği ve dünyaya bakışı da önem kazanıyor. İfade biçimi ve tekniği de, sanatçının yapısı ile ilgili. Her zaman anlık bir hızla yapılmayan bir çok soyut eser var dünyada. Bence hız = soyut sanat diyemeyiz. Ben hızlı çalışan biri olsam da, bazen aylarca kafamda ve tuvalde bitiremediğim işlerim oluyor.

Selim Altan: 20. yüzyılın başlarında Dadaizm, Sürrealizm, Kandinsky, Maleviç vs. resimleri, bütün bunlar 21.yüzyılın sanatına da bir şekilde referans olarak giriyor zaten. Batı ölçekli bakıyoruz ki bir de Doğu sanatının geçmişi var. Artık küresel sistem ve teknoloji ile birlikte algı operasyonlarıyla dayatılan yeni bir döneme geçildi.


Selim Altan, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik-karışık teknik, 116x89 cm.

Son olarak soyut sanatı sizler nasıl tanımlarsınız? Ya da izleyicilerin sizin sanatınızı nasıl okumasını hayal edersiniz?

Semra Göney: Soyut sanat, basit anlamda doğadaki biçimlerim ressam tarafından farklı renk ve biçimlerde yorumlanması diyebiliriz. İzleyici açısından ise bu tarz bir resmin karşısına geçtiğinde, durup bir şeyler aramaya başlıyorsa, zaten bir ruhsal alışveriş oluyordur ve oradan kendine yeni bir hikaye çıkarmaya başlıyordur. Bu da ressam açısından bugünkü şartlar düşünüldüğünde gayet yeterli ve tatmin edicidir.

Selim Altan: Akdeniz’in bir sahil kasabasında yaşadığım için doğayı gözlemleme fırsatım oluyor. Bu enerjinin bir şekilde resmime etkisi oluyordur. Boşluk ve doluluk kavramına dayalı, renk ve materyalin fiziki imkanlarından da yararlanarak çizgisel anlatıma dayalı, görmeyi dilediğim resmi yapmaya devam ediyorum.


Semra Göney, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik, 125x140 cm.


GALERİ ARK
Adres: Cemil Topuzlu Caddesi Kaya Apt. No: 49 (Büyük Kulüp karşısı)
Çiftehavuzlar – Kadıköy / İstanbul
Tel: 90 216 369 49 00
www.galeriark.com
info@galeriark.com

SEMRA GÖNEY
İstanbul'da doğdu.
1970'de İ.T.İ.A'dan mezun oldu.
1970-71 yıllarında New York'ta çeşitli müze ve galerilerde araştırma ve incelemeler yaptı.
1971 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dinçer Erimez-Atilla Tos atölyesinde misafir öğrenci oldu.
1976-1980 yılları arasında Devrim Erbil ile 1990-1994 yılları arasında BİLSAK'ta Mehmet Güleryüz ile resim, Canan Beykal ile de sanat tarihi çalışmalarında bulundu.

Kişisel Sergiler
İstanbul Gültekin Elibal Galerisi (1987).
İstanbul İş Bankası Sanat Galerisi (1989).
İstanbul Taksim Sanat Galerisi (1995).
İstanbul Ares Sanat Galerisi (1997).
İstanbul Taksim Sanat Galerisi (1998).
İstanbul Nelli Sanat Evi (2004).
Caddenostan Kültür Merkezi (2013)
Galeri Ark (2016)
Galeri Ark (2018)


Selim Altan, İsimsiz, 2018, tuval üzerine akrilik, 81x65 cm.

SELİM ALTAN
1959 yılında İstanbul’da doğan Selim Altan, 1978’de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü’ne girdi. Neşet Günal ve Adnan Çoker atölyelerinde eğitim gören Altan, 1985 yılında Şeref Akdik sanat ödülünü kazandı. Mimar Sinan Üniversitesi Resim Fakültesi’nden 1986 yılında mezun olan Selim, çalışmalarını atölyesinde sürdürmektedir. Altan, aralarında II. Uluslararası İstanbul Bienali (AKM), Çağdaş Türk Resmi Sotheby’s-KÜSAV’ın da (İstanbul 1990-Londra 1996) bulunduğu birçok çağdaş sanat fuarına ve grup sergilerine katıldı ve kişisel sergiler açtı.