Emre
Celali, “Yasakların Sonu - End of Bans”, 2021, ahşap panel üzerine akrilik,
42x60 cm.
42x60 cm.
Labirent Sanat, 3 Şubat - 12
Mart 2022 tarihleri arasında Emre
Celali’nin, “Prytaneion”
isimli ilk kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Prytaneion (Kutsal Ateş), antik şehirlerde devlet yapısı ya da
meclislerde bulunan halkın istediği zaman kullanabildiği ateştir. Aynı zamanda
kentin kalbini de tanımlamaktadır. Emre
Celali’nin Prytaneion
başlıklı sergisi, insan doğa ilişkisinden yola çıkarak, toplumun doğayı kendine
göre şekillendirmesini ve doğanın yapay olana karşı dönüşümünü mesele
edinmektedir. Celali ateşi tüm
bu dönüşüm ve tahakküm kurma sürecinin başlangıcı olarak ele almaktadır. Biz de
bu sürecin şimdiki katmanında bulunmaktayız.
Fragmanlarla
başlayan çalışmalar, resim oluşana kadar ritimler halinde, üzerinde yaşadığımız
dünya gibi katman katman ortaya çıkarken birçok aşamadan geçmektedir. Çıkan her
bir çalışma öncekine tepkisellik barındırmasına rağmen bir sonraki işe de köprü
oluşturmaktadır. İnsan manzaralarının düzeni, kendisine karşı net olanın aksine
karışıklık içermektedir. İnsanları birbirine bağlayan yollar aynı zamanda
parçalar halinde bizi birbirimizden ayırmakta ve uzaklaştırmaktadır. Geçmişten
günümüze gelen bu oluşumlardaki sessizlik, yeni bir fırtınanın da habercisidir.
Köşe kapmaca savaşı çoktan bitse de çatışma devam etmektedir. Celali’nin resimlerinde bir nevi artık
toplum psikolojisinin ne yönde gittiğinin manzarasına bakılmaktadır. Bu manzaralar,
bizlerin birer oto portresi olarak da yorumlanabilmektedir.
Emre
Celali, Yeşil Düzenleme, 2019, Tuval Üzerine Akrilik ve Yağlı Boya,
Diptik,
120x180 cm.
Manzaralarda,
günlük yaşam çalışmalara sızmaktadır. Yollar, araziler, yerleşim yerleri,
ulaşım araçlarının tasviri, yaşamın nasıl hissettirdiğine dair bir atmosfer ve
bakışı sunarken; çalışmalar dinginlik ve gerilim, tehdit ve güven gibi tezatlık
oluşturan, hissedilir durumları da barındırmaktadır. Celali’nin resimlerinde çevre ve imge yaşam izlerine sadık
kalırken, dünyaya ve zamana dair geniş bağı da ortaya çıkarmaktadır. Bu izler
eşzamanda farklı zamanlara da dikkat çekmektedir. Zaman kapsülündeki eski
çalışmalar, bu yoldaki işaretleri gösterirken; çalışmalarda fark edilen antik
buluntularda bizlerinde iz olarak geleceğe kalacağının işareti gibi
hissedilmektedir. Serginin kavramsal çerçevesini oluşturan ateş, bu bağların
ilk ilmeği ve adeta bizim de son olmadığımızın göstergesi gibidir.
Sergide
yer alan manzaralarda kentin kalbini besleyen büyük arazileri, kentlerin
etrafında insanın ateşi kontrol altına aldığı gibi doğayı da kontrol altına
alışına tanıklık ediyoruz. Toplulukların müdahalesinin az olduğu manzaralarda,
kentin kalbinden de uzak olduğumuzu hissederiz. Kutsal ateşten uzaklaştıkça
doğanın büyülü atmosferine gireriz. Kentin kalbinden doğaya doğru dinginlik
hissedilirken, bir yandan da tekinsizlik duyulur. Ne kadar büyüleyici o kadar
tehlikeli; doğa artık kendi kanununu geçerli kılmaktadır. Bir anlamda içten
dışa doğru yönelme (kaçma) isteği varken aslında hep bir ip/yol bizi kentin
kalbine bağlamaktadır. Bu ip kutsal ateş ile bir güven bağı oluşturma arzusuyla
geçmişten günümüze korunarak devam etmiştir.
Emre Celali’nin son dönem işlerinin yer aldığı Prytaneion isimli ilk kişisel
sergisini 12 Mart 2022 tarihine
dek Labirent Sanat’ta
görebilirsiniz.
Labirent Sanat
Çatma Mescit Mah. Tepebaşı Cad. No: 56 K: 2 34430, Beyoğlu / İstanbul
Ziyaret
saatleri: Salı - Cumartesi: 11.00 - 19.00
Detaylı
bilgi için: info@labirentsanat.com | +90 531 712 45 25
Emre
Celali, “İsimsiz”, tuval üzerine akrilik, 113x180 cm.
EMRE CELALİ KİMDİR
Emre Celali 1989 yılında İzmir’de doğdu. Lisansını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim bölümünde tamamladı. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsünde Resim anasanat dalı lisansüstü programına devam etmektedir. Atölye çalışmalarını İzmir’de sürdürmektedir. Çalışmalarında insan manzaralarının düzeni, kendisine karşı net olanın aksine karışıklık içerir. İnsanları birbirine bağlayan yollar aynı zamanda parçalar halinde ayırmaktadır, uzaklaştırmaktadır. Geçmişten günümüze gelen bu oluşumlardaki tekinsiz sessizlik yeni bir fırtınanın habercisidir. Köşe kapmaca savaşı çoktan bitse de çatışma devam edecektir. Artık toplum psikolojisinin ne yönde gittiğinin manzarasına bakılmaktadır. Bu manzaralar, bizlerin bir oto portresi olarak görülebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder