9 Aralık 2023 Cumartesi

AHMET YEŞİL’İN “İZ/LER” SERGİSİ BRIEFLYART’TA

Ahmet Yeşil, “İz (İmgeler 4)”, 2023, tuval üzerine yağlıboya, 200x150 cm.


Ressam Ahmet Yeşil’in son dönem çalışmalarından oluşan “İz/ler” başlıklı yeni kişisel sergisi, 14 Aralık’ta Brieflyart Galeri’de açılıyor! Açılış 14 Aralık 2023 Saat 18.00’da. 
Sanatçının, her zaman olduğu gibi duygu potasında erittiği anıları, birikimleri, özlemleri, tutkuları, acıları, mutlulukları bir ahenk içinde tuvale yansıttığı çok katmanlı eserlerinin yer aldığı sergi, sanatseverlere görsel bir şölen vadediyor. “İz/ler” sergisi, 14 Aralık 2023 – 14 Ocak 2024 tarihlerinde Brieflyart’ta ziyaret edilebilir.

Yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda sergi açan, karma sergilere dahil olan ve önemli koleksiyonlarda eserleri bulunan Ahmet Yeşil’in son dönem çalışmalarından oluşan “İz/ler” serisi de diğer çalışmalarında olduğu gibi çok katmanlı, çok sesli eserler. Aslında sanatçı eserlerini oluştururken duygularının izlerini aktarmak için yola çıkmaz. Duygu potasında erittiği tüm bu duygu anıları, birikimleri, yaşanmışlıkları, özlemleri, tutkuları, heyecanları, düşüncüleri, acıları, mutlulukları resmin oluşum sürecinde bir ahenk içinde fırçanın ritmiyle tuvale yansır. Resim bittiğinde bu ritim ahengi sanatçının kendisine de yepyeni sorular sormasına yol açar. İzleyici kadar sanatçı da resmin karşısında onlarca sorunun cevabını arar. Resim artık bir duygu denizidir. İzler, imgeye dönüşmüştür. Artık izleyici bu imgeler arasında kendi gerçeğini, kendi duygu fırtınalarını görmeye başlar. Sanatçı geri planda, hem kendi resmini hem de resmini inceleyenlerini izler.


Ahmet Yeşil, “İz (İmgeler 1)”, 2023, tuval üzerine yağlıboya, 200x160 cm. 

Sergi kataloğunu kaleme alan sanat yazarı ve eleştirmen Dr. Öğr. Üyesi Fırat Arapoğlu, Ahmet Yeşil’in “İz/ler” serisini şu cümlelerle anlatıyor: “Ahmet Yeşil’in çalışmalarında renk kullanımı, kompozisyon ve tema vazgeçilmez bir öneme sahiptir. Doğanın güzelliği ve geçişler, ustaca yakalanır. Böylece doğanın dönüşümü, yaşamsal süreklilik ve kaçınılmaz olan, sanatçının çalışmalarında ustaca betimlenir. Bu Friedrich Nietzsche’nin izi, olmuş olan her şeyin sonsuz sayıda tekrarlanacağı fikri olan ebedi tekerrür fikriyle ilişkilendirmesine benzer. Ayrıca Ahmet Yeşil’in çalışmaları yer yer romantik ve hatta melankolik bir güzellik ve huzur içerir. Ama öte yandan kayıplar ve özlemlerle ilgilidir. Solgun renk kullanılan formlar, kaybolan bir şeyin veya birinin izlerini temsil eder. Bu, bir kişinin ölümünü, bir ilişkinin sonunu veya bir hayalin gerçekleşmemesini işaret eder. Böylece Platon'un Phaedrus'unda izi, konuşulan sözün soluk ve kusurlu bir taklidi olarak gördüğü yazıyla ilişkilendirmesinin ötesinde, Ahmet Yeşil ustaca izi görünür kılmaktadır. Bu kayıplarımızı ve kimliğimizi mütemadiyen anımsamanın ustaca inşa edilmiş bir yoludur.”

Sergi koordinatörlüğünü sanat editörü Ümmühan Kazanç’ın yaptığı “İz/ler” sergisinde sanatseverleri görsel bir şölen bekliyor. Kazanç, Ahmet Yeşil’in sergisini “Ahmet Yeşil’in sanatını ve yarattığı sıra dışı plastik dili, görsel şöleni anlamak, duyumsamak, hissetmek için, olağanca doğallığıyla sizi içine çeken tuvallerinin karşısında biraz vakit geçirmeniz yeterli. Siz resimleri, resimler de sizi anlayacaktır…” sözleriyle anlatıyor.

“İz/ler” sergisi, 14 Aralık 2023 – 14 Ocak 2024 tarihlerinde salı-cumartesi günleri 10.00 – 19.00; pazar günleri 13.00 – 19.00 saatleri arasında Brieflyart’ta ziyaret edilebilir.

Bilgi için:       

brieflyart.com

instagram.com/brieflyart

twitter.com/brieflyart

facebook.com/brieflyart

Adres: Gümüşsuyu Mah. İnönü Cad. Ongan Apt. No: 43A Beyoğlu/ İSTANBUL

(Alman Başkonsolosluğu karşısı)

Tel:0 (532) 179 29 62


Ahmet Yeşil, “İz (İmgeler 3)”, 2023, tuval üzerine yağlıboya, 160x120 cm.


AHMET YEŞİL HAKKINDA

Ahmet Yeşil, Mersin’de yaşıyor ve çalışıyor. 1973-1985 yılları arasında Ressam Nuri Abaç, İlhan Çevik ve Ernur Tüzün atölyelerinde resim eğitimini aldı. 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’ne başladı. Sanatçının ülkemizde ve Almanya, Amerika, Kanada, Hollanda, İngiltere, Çin, Tayvan, Hindistan başta olmak üzere birçok özel koleksiyonda yapıtları yer almaktadır. Yurt dışında İngiltere Kraliyet Koleksiyonu, Kushimoto Türk Müzesi’nde; yurt içinde T.C. Cumhurbaşkanlığı Koleksiyonu, T.C. Kültür Bakanlığı Koleksiyonu, Eczacıbaşı Koleksiyonu, Akbank Koleksiyonu, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi gibi birçok müze ve kurum koleksiyonlarında eserleri yer almaktadır. UNICEF Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği üyesi olan Ahmet Yeşil, şimdiye kadar yurt içinde ve yurt dışında 132 kişisel sergi açtı, 321 karma ve yarışma sergisine katıldı. Ulusal ve uluslararası yarışmalarda 25 ödül aldı. Sanatçı yurt dışında; Tac Mahal Sergi Salonu (Mumbai/Hindistan), Çağdaş Sanat Müzesi (Kazan/Rusya), Peninsula Galeri (Pekin/Çin), Haydar Aliyev Kültür Merkezi (Bakü/Azerbaycan), 101 Sanat Galerisi, (Taipei/Tayvan), Ludwig Galerie Schloss, (Oberhausen/Almanya), Amsterdam Hause of Art Gallery, (Amsterdam/Hollanda) gibi birçok kurumda sergi açmış, ülkemizi uluslararası platformlarda temsil etmiştir.

8 Aralık 2023 Cuma

Tokatlıyan Han Sanatçıları'dan “Açık Kapılar” Etkinliği



Tokatlıyan Han Sanatçıları “Açık Kapılar” Etkinliği ile yapıtlarını sanatseverlerin beğenisine sunuyor. 13-20 Aralık 2023 tarihleri arasında Tokatlıyan Han 2. katta gerçekleşecek olan etkinliklerde sanatseverler; resim, heykel, seramik, fotoğraf, video art, performans ve müzik gibi farklı disiplinlerin yer aldığı bir etkinlik ile karşılaşacaklar.

19. yüzyılda Beyoğlu’nun en lüks otellerinden biri olarak ışıldayan ve İstiklal Caddesi‘nin simgelerinden biri olan Tokatlıyan Han, geçmişten bugüne farklı zamanların ruhunu taşıyor. Geçmişe yolculuk edebilseydik bir zamanlar hanın yerinde bulunan Cafe Oriental’de kahve içiyor,  Şark Tiyatrosu’nda bir gösteri seyrediyor, Yeni Fransız Tiyatrosu’nda çıkan yangına su taşıyor, Mıgırdıç Tokatlıyan’ın lüks otelinde konaklıyor, burada kendimizi sanatçılarla hararetli sohbetlerin içinde buluyor ya da Hotel M. Tokatlıyan’ın hana dönüştürülme hikâyesinin tanıklık edebiliyor olabilirdik. Bu zaman yolculuğunda şimdide, bir yılı aşkın bir süredir hanın eski sakinlerinin seslerinin işitildiği ikinci katının ıssız gri koridorlarının farklı disiplinlerden birçok sanatçının ürettikleri, komşuluk ettikleri bir yaşam alanına dönüşmesine tanıklık ediyoruz. Handa dayanışmayla oluşturdukları mekân, sanat alanında bireysel iş üreten sanatçıların kolektif var olma formlarına örnek olma niteliği taşıyor.

Handa izleyicilerle ilk buluşmalarını “Açık Kapılar” sergisiyle gerçekleştirecek olan sanatçılar, atölyelerinin kapılarını da ziyaretçilere açıyor. Etkinlik bu yönüyle yalnızca üretilen yapıtları değil, sanatçıların gündelik hayat içindeki uğraşlarına ve yaşam ritimlerine de tanıklık etme ve diyalog kurma fırsatı da yaratıyor.

 Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi Vakfı, İBB Kültür katkılarıyla ve ROQU Mobility sponsorluğuyla 13-20 Aralık 2023 tarihleri arasında gerçekleşecek “Açık Kapılar” sergisi; resim, heykel, seramik, fotoğraf, video art, performans, müzik başta olmak üzere farklı disiplinlerde yapıt üreten kırka yakın sanatçıyı bir araya getiriyor. Etkinlikte, Vomank müzik grubu ve birçok müzisyen sergi sırasında ziyaretçilerine sesleneceği performanslarını icra edecekler. 2005 yılında müzik dünyasında kaybı derin üzüntü yaratan Kazım Koyuncu anısına sergi boyunca gösterimi devam edecek bir belgesel yer alacak ve yol arkadaşları da hazırladıkları müzik dinletileri sergiye katkıda bulunacaklar. Tüm bunların haricinde sanat ve sosyal bilimler alanından yazarlar, sanatçılar konuşmalarıyla etkinlik programında yer alacaklar.




Gerçekleştirilecek sergi, sanat alanında farklı disiplinlerde yapıt üreten sanatçıları komşuluk çerçevesinde aynı çatı altında toplarken aynı zamanda ziyaretçilerini bu deneyime ortak etmeyi hedefliyor. Sanatçı atölyelerinin pencerelerinin açıldığı alanı dolduran bitkileriyle avlu bahçesi, gri koridorlarında sıralanan kapıları fırçalarıyla renklendiren sanatçıların kolektif dayanışma ruhuyla biçimlendirdikleri bu buluşmanın keyifli ve kalabalık bir karşılaşmaya dönüşmesi umuduyla davetini duyuruyor. 

Koordinatörler: Aylin Pakova Çil, Joel Menemşe, Songül Canerik

Sanatçılar: Ahmet Arif Merey,  Ali Ekber Kul, Aramis Kalay, Ari Hergel, Ataman Oğuz, Aylin Pakova Çil, Belgin Şahin, Beyza Gökay, Çiğdem Şimşek, Demet Yalçınkaya, Eda Yiğit, Erkan Canan, Gülhan, Gülüzar Artuç, İlyas Ceran, Joel Menemşe, Lara Narin, Masis Kürkçügil, Nihal Mavigök Sungur, Orçun Beslen, Özge Akdeniz, Raffi Etyemez, Resul Aytemür, Rupen Melkisetoğlu, Saro Usta, Sayat Arslan, Semra Çelik, Serap İskender, Sibel Tarhan Kasapoğlu, Sinan Akcan, Sonat Çavuşoğlu, Songül Canerik, Süreyya Su, Tayis Mutlu, Vasıf Pehlivanoğlu.

Sergi açılış: 13 Aralık 2023 17:00-21:00

Sergi, pazar günü haricinde her gün 12:00-19:00 saatleri arasında gezilebilir.

BİLGİ İÇİN:

Adres: Tokatlıyan Han, Hüseyinağa Mahallesi, İstiklal Caddesi, No: 76, Kat 2, Beyoğlu/İstanbul

İletişim: tokatliyanhanartist@gmail.com

@tokatliyanhanartist

Tüm etkinlikler ücretsizdir.

6 Aralık 2023 Çarşamba

Halil Altındere: A Brief History of My Last Three Years

Halil Altındere.


Pilot Galeri, 23 Kasım 2023 - 13 Ocak 2024 tarihleri arasında Halil Altındere’nin son üç yılda ürettiği heykel, video, tuval ve halılarından oluşan “A Brief History of My Last Three Years” başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının popüler kültür, gelenek, gelecek, sınır ötesi siyasetin meşruiyeti, savaşların, sanatın ve paranın insansızlaştırılması, sanatın da içinde olduğu yapıların iktidar çözümlemelerine odaklandığı yirmiden fazla eseri 13 Ocak’a dek Pilot Galeri’de görülebilir.

Altındere, son 3 yıla odaklanan sergisinde, siyaset, teknoloji, militarizm, kripto sanat, kültür-sanat kurumları, kamusal-özel alan kavramlarını sorguladığı 3 ana aks üzerinde şekillenen bir dizi eser üretiyor. Yaşamı ile sanatı arasında neredeyse filtresiz bağlar kuran sanatçının üretimlerinde, dünyayı sarsan pandemi kadar, bireysel yaşamındaki yeni “baba” rolü de eserleri üzerinden okunabiliyor. Pandemi etkisindeki üretimleri, “mekan” ve “sanatın dolaşımı” üzerinden hayatı/sanatı yeniden düşünmeye ve yeni yollar (kısa videolar, bronz heykeller, halılar vb.)  aramaya kapı açarken, “baba” rolü, Star Wars kahramanlarının, kaykayların ve bilumum hayvanların sanatına sızdığı yeni bir döneme işaret ediyor. Sanatçının son yıllardaki geleneksel sanatlara özellikle “minyatür” sanatına ilgisi, yapay zekâ teknolojisini kişisel asistan olarak kabul edip işlerinin üretim sürecinde aktif rol vermesiyle sonuçlanırken, 1 dakikalık videoları, online platformların “stream”lerine sızıyor, sanatın deneyim alanlarını çeşitlendiriyor. Sanatçının savunma/saldırı araçlarına ve bu araçların görev tanımlarının ötesinde taşıdıkları anlamlara ilgisi de bir dizi eserde görünür oluyor; “Müzik Benim Silahımdır”, sanatın kurşunlardan daha etkili bir silah olduğunu imlerken, “Revolver Gun” (2021)Invisible Bullet” (2021) nesneleri, sanatçının 4 tetikli tabancası ile birlikte, gücün sahibiyle dolambaçlı – mutlak iktidarın imkansız ilişkisine odaklanıyor.


Halil Altındere.


1970’li yılların sonlarından beri savaşın gölgesinde yaşayan Afgan kadınlarının savaşta kullanılan top, tüfek, el bombası gibi silahları ördükleri halılara yansıtmasını referans alan ve başta Bayraktar TB2 olmak üzere Anka, Akıncı, Karayel ve Aksungur dronlarının ön planda yer aldığı Turkish Military Drones Rug (2023) halıları günümüz toplumunun silahları nasıl normalleştirdiğine odaklanıyor. Star Wars: Royal Hunt (2023)’ta ise, ava çıkmış Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman ve Osmanlı motifleriyle süslü üniformalar giyen Star Wars karakterleri görülüyor. 21. yüzyılın yapay zeka teknolojisi, 16. yüzyılın minyatür tekniğiyle birleşerek yeni bir ‘gerçeklik’ yaratılıyor. Pandemi dönemiyle birlikte kripto değer ve kripto sanatla ilgilenen Altındere, Time (The Prince of Crypto) (2022) ve Forbes (Crypto King) (2023) başlıklı iki çalışmasında kripto dünyasını yaratan iki önemli figürü ön plana çıkarıyor. Sanatçı, kripto para birimi ethereumun yaratıcısı Vitalik Buterin ve kripto para borsası Binance’nın kurucusu CZ’nin yer aldığı dergi kapaklarını kullanarak bu iki ismin zamanı belirleyen kişiler olduğunu hatırlatır.

 

Halil Altındere.


Halil Altındere Hakkında

Altındere, 90’lı yılların ortalarından itibaren ürettiği video, heykel, enstalasyon, fotoğraf, performansların yanı sıra hazırladığı sergiler ve yayınlarla, alt kültürler, toplumsal cinsiyet rolleri, popüler kültür, gündelik hayatın sıradan mucizeleri, sanat-içi-iktidar mücadeleleri gibi konular üzerinden güç ve baskı karşısındaki direniş yöntemlerine odaklanır. Türkiye’ye mülteci olarak sığınan astronot, trans-balık-kızı ya da alışılmışın dışındaki güvenlik görevlileri sanatçının hem dünyada hem Türkiye’de yankı uyandıran çalışmalarının konuları arasındadır. Eserlerinde tarihin kitleler üzerine püskürttüğü ‘saçma’ ama hakiki detaylara büyüteçle yaklaşan Altındere, mucize ile devrim, kriz ile rutin, düş ile kâbus arasındaki nazik dengeyi, ‘oyun’, ‘oyuncak’, ‘anıt’, ‘kahraman’, toplum nezdinde ‘arızalı’, ‘günahkâr’ veya ‘öteki’ görülmüş her nevî doküman, sembolleşen figür ve nesne ile araştırmaya devam eder.

Halil Altındere'nin eserleri bugüne dek, MoMA, Centre Pompidou, MAXXI ile MAK Müzesi ve Madrid’teki CA2M’in yanı sıra Toulouse’da yer alan Les Abattoirs gibi birçok önemli müzede, kişisel ve karma sergilerde izlenerek, bu kurumların pek çoğunun kalıcı koleksiyonlarına girdi. Altındere şimdiye dek, Moderna Museet, Maat, ACC Gwangju, Secesssion, Mambo, Academy of Arts, CCBB Rio, Andrew Kreps Gallery, n.b.k. gibi kurumlardaki sergilerinin yanı sıra Documenta ve Manifesta gibi prestijli sergilere, Venedik, Sao Paolo, Berlin, İstanbul, Sharjah ve Gwangju gibi önemli bienallere de katıldı.

Halil Altındere.


Halil Altındere.


2 Aralık 2023 Cumartesi

Türkiye’den Çağdaş Sanat Avusturya’da


Avusturya’nın önemli çağdaş sanat merkezlerinden biri olan Künstlerhaus Palais Thurn und Taxis, Türkiye’den önemli bir çağdaş sanat seçkisine ev sahipliği yapıyor. Türkiye’deki çağdaş sanat üretimini erişilebilir kılarak geniş kitlelere ulaştırmayı hedeflerken, bir yandan da dijital bir arşiv tutmayı misyon edinen Kolekta, Türkiye’den çağdaş sanatı yurtdışında izleyiciyle buluşturmak için yeni bir sergi dizisine başlıyor. Sergi dizisinin ilki 2 Aralık 2023 -7 Ocak 2024 tarihleri arasında Avusturya’nın Bregenz kentinde, Avrupa’nın önemli çağdaş sanat merkezlerinden biri olan Künstlerhaus Palais Thurn und Taxis’de gerçekleşecek.

Derya Yücel küratörlüğünde hazırlanan “Her şey tıpkı şimdiki gibi olacak -sadece biraz farklı-” başlığındaki karma sergi, Türkiye’den çağdaş sanatın önemli isimlerini bir araya getiriyor. Sergide; Ahu Akgün, Alican Leblebici, Antonio Cosentino, Ayça Telgeren, Azade Köker, Berat Işık, Buğra Erol, Burçak Bingöl, Çağrı Saray, Canan Dağdelen, Cengiz Tekin, Eda Çekil, Erinç Seymen, Ferhat Özgür, Fırat Engin, Hüsamettin Koçan, Işıl Eğrikavuk, Komet, Mehtap Baydu, Metin Çelik, Murat Morova, Nadide Akdeniz, Nancy Atakan, Necla Rüzgar, Neriman Polat, Nezaket Ekici, Ozan Türkkan, Şahin Kaygun, Selim Birsel, Sena Başöz, Vahap Avşar, Volkan Aslan ve Yaşam Şaşmazer’in farklı disiplinlerde ürettiği eserler yer alacak.



T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Vorarlberg Eyaleti’nin desteğiyle, Künstlerhaus Palais Thurn und Taxis, Bregenz ev sahipliğinde gerçekleşecek sergi, Avusturya ve Türkiye arasında sanat yoluyla iletişim ve iş birliğini pekiştirmeyi amaçlarken, Türk çağdaş sanatına da bir ışık tutmayı hedefliyor.




Serginin küratörü Derya Yücel, sergi çerçevesini şöyle açıklıyor: “Bugün, eleştirel sorgulama pratiğini içine alan “Sanat”, kültürlerarası bir iletişim ve alışveriş için bir model sağlayabilir ve bu model, dolaylı yoldan olsa bile, acil politik önem taşıyan durumlara uygulanabilir mi? Tarihlerimizi, dillerimizi, kimliklerimizi ve anılarımızı bir varış noktası olmaktan çıkarıp bir kalkış noktasına dönüştürmeyi başarabilir mi? Belki de sanat aracılığı ile kimliklerimizin karmaşık ve yapılanmış doğasının farkında olmak, bize başka olanakların kapısını açıyor. Dünyanın kavşaklarında ikamet eden sanatçının ve varlık/farklılık anlayışımızı taşıyan bir sanatsal dilin göçebe deneyimi artık tek bir yere ait bir tarihin ifadesi olmaktan çıkıyor. Düşünce gezgindir. Tıpkı sanatçı gibi zihinsel, tinsel ve fiziksel anlamda yer değiştirir ve tercüme gerektirir. Tarihsel ve kültürel bilgi olarak belirlenmiş şeylerin ‘yeniden’ anlatılması, yeniden dillendirilmesi ve yeniden yerleştirilmesine aracılık eden Sanat, tekdüze olmayan, toplumsal olayları tekrar tekrar ele alan, değerlendiren, düzeltme olasılığına açık bir düşünme tarzını besliyor. Sanatçı, tarihi, ekinler gibi biçiyor, harmanlıyor, kurguluyor ve yeniden yazıyor. Sanatın dili, bu süreçte yorumlandıkça ve tercüme edildikçe yeniden hayat buluyor.

Dolayısıyla, “Her şey tıpkı şimdiki gibi olacak -sadece biraz farklı-” başlığı bir sergi kavramı veya bir tema olarak değil, çok-odaklı bir söylem çeşitliliğine aracılık edecek bir isim olarak öneriliyor. Bu sergi, Türkiye’de sanatın bugünkü durumunu tanımlamaktan / özetlemekten ziyade, görsel sanat pratikleri üzerine geniş ve güncel bir spektrum sunuyor. Belirli eğilimlerden bir kesit sunma girişiminin sonucu olarak şekillenen “Her şey tıpkı şimdiki gibi olacak -sadece biraz farklı-”, fiilen çoğulluğun/karmaşıklığın dilini kullanıyor ve günümüz sanatını da zinde tutan bu bileşenler, çelişki, çatışma, melezlik, yersizlik ve güçlüklerden kaynaklanan formlar olarak ortaya çıkıyor.¬”

Sergi Tarihleri: 2 Aralık 2023 – 7 Ocak 2024

Ziyaret Günleri/Saatleri: Çarşamba-Cumartesi arası 14:00-18:00 / Pazar ve tatil günleri: 11:00-17:00

Adres: Künstlerhaus Palais Thurn und Taxis 6900 Bregenz, Gallusstrasse 10a

@kuenstlerhausbregenz @kolektacomtr