14 Mart 2024 Perşembe

ÇATALHÖYÜK’TEKİ KAZIDA 8600 YILLIK EKMEK BULUNDU

8600 yıllık ekmek.


UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de yer alan Çatalhöyük'teki kazıda ortaya çıkarılan buluntunun 8600 yıllık ekmek olduğu tespit edildi. Çatalhöyük Kazı Başkanı Ali Umut Türkcan haber sitemiz için şu açıklamalarda bulundu: “Konya'nın Çumra ilçesinde yer alan Neolitik dönemde yaklaşık 8 bin kişinin bir arada yaşadığı Çatalhöyük'te yeni buluntular her sene dikkat çekici hale geliyor.

Bitişik nizamda üstten girilen, birbirlerine bitişik kerpiç evlerin oluşturulduğu büyük yerleşimde yeni kazılan bir mahalle (quarter) yaşam hakkında gelen yeni bilgilerin gün yüzüne çıktığı yerde, "Mekan 66" olarak adlandırılan alanın, güney batısındaki bölümde duvara bitişik fırın yapısının yanında bilinen en eski karbonlaşmış meşe merdiven kalıntısı ve yanındaki mekanda adak olarak yerleştirilmiş obsidyen bıçak ile mermer tam bir heykelcik ve yine yakınında kilden bir boğa başı ile yan yana tabanda bulunmuştu. Biçimi ve yapılış tarzı ile dikkat çeken tam haldeki fırının çevresinde çok sayıda buluntunun yanı sıra buğday, arpa, bezelye tohumları ile yiyecek olabileceği değerlendirilen avuç içi düzgün yuvarlak şekilli bu özel süngerimsi dokuda tam daire biçiminde organik bir buluntu dikkat çekmişti. Bu buluntunun etrafında öğütme taşları, bir çene kemiği, obsidyen kazıcı etrafında bulunmuştu.

Daha sonraki aşamada Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nden alınan izinlerle Konya ili Necmettin Erbakan Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde (BİTAM) yapılan ayrıntılı analizlerde bulunan kalıntının, milattan önce 6600'e tarihlendirilen mayalanmış ekmek olduğunu belirlendi. Öne sürülen hipotezleri doğrulamak için SEM, EDX, RAMAN ve FITR gibi analizler gerekliydi. Yapılan analizlerde özellikle 'SEM' görüntülerine detaylı baktığımızda numunenin içinde hava boşlukları çok belirgindi. Bitkilere ait tohum ve doku parçaları, yaprak kalıntıları olması, daha da detayına inildiğinde nişasta tanelerinin tespit edilmesi artık şüphelerimizi ortadan kaldırıyordu. Yapılan diğer analizlerde de kimyasal içeriklerine baktığımızda da hem bitkilerde bulunan kimyasal maddelerin olması hem de mayalanma göstergeleri, bu buluntunun suyla unun karıştırılıp bir süre bekletildiğini ve mayalandığını gösteriyordu. Bu ekmeğin pişmediği yapılan termal analizlerle ortaya çıkarıldı. Fırının yanında hazırlanmış ama pişmemiş ya da pişirilememiş bir formda olduğunu görmüş olduk. Heyecan verici bir buluştu. Şu ana kadar bulunan bu formda ekmek benzeri hiçbir buluntu yok. Bundan dolayı bilinen en eski ekmek diyebiliriz. Türkiye ve dünya için heyecanlandıran bir buluş."

 

Çatalhöyük kazı alanında ekmeğin bulunduğu an.



Analiz çalışmaları titizlikle yürütüldü

Çatalhöyük Kazı Başkanı ve Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Umut Türkcan, AA muhabirine, arkeoloji denince akla yapılar, anıtlar, buluntuların geldiğini söyledi. Bugün modern arkeolojinin gıdanın da arkeolojisine çalıştığına işaret eden Türkcan, "Gıda arkeolojisinin de başlangıç noktasının yine Anadolu olduğunu söylememiz gerekiyor. Çatalhöyük burada çok önemli duraklardan biri. 2021'de keşfettiğimiz bulgu, özellikle Türk kazılarında artık çok hassas belgeleme ve detaylı çalışmalarla beraber bu tür organik kalıntıları tespit edeb
ildiğimizi gösterdik." diye konuştu.

Çatalhöyük Neolitik Kenti'nin bu alanda önemli bir yer olduğuna işaret eden Türkcan, şunları kaydetti: "Fırının köşesinde küçük ve yuvarlak süngerimsi buluntunun dikkatli bir belgelemeyle ekmek olduğu anlaşıldı. Yapının tabanının üstü geçirimsiz moloz bir dolgu ve aşağılara doğru geçirimsiz ince bir tabaka ile kaplı olması, anaerobik ortamda ağırca karbonlaşması sonucunda aynı mekanda bulunan ahşap merdivenin ve ekmeğin günümüze kadar saklanmasına olanak sağladı. Çıkan eserlerin önceki tarihlendirmelerini biliyorduk ama buradan çıkan numunemizi TUBİTAK MAM'da yapılan radyo karbon testlerinde de milattan önce yaklaşık 6600'e kadar gidebileceğini gösterdi. Yapılan analizlerle ilk gözlemlerimizin doğru olduğu ortaya çıktı."


Dünyanın en eski ekmeği
Türkcan, mayalanmış ekmeğin ilk örneklerine Mısır'da rastlandığına işarete ederek, şöyle konuştu: "Bu buluntu ile arasında yaklaşık 3500 senelik bir dönemde ekmek olarak adlandırdığımız bir bulgu yok. Çatalhöyük'teki bu buluntunun dünyanın en eski ekmeği olduğunu söyleyebiliriz. Bu organik kalıntının, gözlem, analizler ve tarihlendirmesini de göz önüne alarak yaklaşık 8600 senelik bir ekmek olduğunu söyleyebiliyoruz. Somun ekmeğin küçültülmüş hali. Ortasına parmak basılmış, gayet bütün halinde yuvarlak formda fırına girmemiş ama mayalanmış, içindeki mayalanmiş bitki kalıntıları ile beraber günümüze kadar ulaşmıştır. Bugüne kadar böyle bir örnek yok. Çatalhöyük zaten birçok ilklerin merkeziydi. Daha kazıldığı yıllarda dünyanın ilk dokumalar ve ahşap eserler yine Çatalhöyük'teydi. Duvar boyaları, resimler buna eklendi. Konya ve Türkiye bu anlamda çok şanslı."
Elde edilen bulguların analiz çalışmalarının önemine işaret eden Türkcan, "Bunları Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi'nin laboratuvarlarında tam teşekküllü bütün analizlerini yapabilmek büyük bir şans. İlk defa analizlerinin tamamen Türkiye'deki laboratuvarlarda yapıldığı için önemliydi." diye konuştu.

Tahıl kalıntıları heyecanlandırdı
"Çatalhöyük Kuzey Teras Mekan 66 Neolitik Dönem Ekmek Buluntusu Analizleri ve Değerlendirmesi" çalışmasına katkı veren akademisyenlerden Gaziantep Üniversitesinden Öğretim Görevlisi Doktor Salih Kavak da arkeobotanik alanında bugüne kadar en heyecan verici çalışmanın içinde olduğunu dile getirdi.
Laboratuvarda bitkisel kalıntıları incelerken kendisine organik buluntu haberinin verildiğini anlatan Kavak, "Getirdiklerinde çok şaşırdım. Çünkü bu formda bir kalıntı görmemiştim ve ilk olarak, 'hamur, ekmek veya organik bir kalıntı olabilir mi?' diye düşündüm. Çıplak gözle bir morfolojik incelemeden sonra hemen mikroskop altında içeriğine bakmak oldu. Mikroskopta en heyecanlandıran şey, tahıl kalıntılarının olmasıydı. Arpa, buğday ve bezelye gibi bitkilere ait öğütülmüş, kırılmış tohum parçalarının ve tahminen mayalanma ile ilgili gözenekler olması zaten, ilk başta hemen düşündüğümüz şey, 'Bu acaba ekmek mi? ihtimalini güçlendirdi." ifadesini kullandı. "Şu an bilinen en eski ekmek diyoruz."


Çatalhöyük kazı alanı.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder