Deniz Sağdıç, “Ultramarine”, 2015, tuval üzerine yağlıboya, 120x80 cm. |
Deniz
Sağdıç, “Tin” başlığı altında topladığı çalışmaları ile 29 Haziran - 13 Temmuz
2015 tarihleri arasında Mine Sanat, Bodrum Yalıkavak Palmarina Galerisi’nde
izleyiciyle buluşuyor.
RÖPORTAJ:
Hande Özdilim Yıldırım
H.Ö.- Bir sanatçı neden üretir? Örneğin
bir ressamı, bir şeyleri resmetmeye sevk eden itkiyi, “sen” örneği üzerinden
düşünmeye çalışırsak, seni üretmeye götüren süreç hakkında neler düşünüyorsun?
D.S.-
İnsanlar olarak, binlerce yıldır dünyayı aklımız vasıtasıyla, şeyleri
kavramsallaştırarak anlamlandırma sistematiğine alışmış durumdayız, en azından
Nietzche’nin söylemiyle Sokrates’ten bu yana. Bu şeyler öteden beri doğada olan
veya bizim, yani insanlığın yarattığı nesneler ile yine insan üretimi tüm
olguları da kapsayan bir çerçeve. Bir şeyleri resmetme isteğimi uyandıran temel
itki de bu düşünceden kaynaklanıyor. Evet, bu bir ağaç. Ağaç nedir? Bu şeye
neden ağaç diyoruz? Kafamdaki ağaç imgesi nedir? İnsanların kafasındaki ağaç
imgesi nedir? Bu bir ağaç ise ve ben bunun bir ağaç olduğunu biliyorsam, onu
neden resmetmek isteği duyuyorum? Böyle söyleyince Pascal’ın meşhur ‘Özgün
hallerine hiç hayranlık duymadığımız şeylere benzerlik yoluyla hayranlık
uyandıran resimde nasıl bir kibir vardır’ sözü akıllara geliyor. Tabii burada
Pascal’ın kibir olarak bahsettiği itki, kulağa geldiği anlamın çok ötesini
kendinde barındırıyor. Pascal fark etmiştir ki resim yapmak, neredeyse felsefe
yapma eylemi ile özdeştir. Buradaki ‘neredeyse’ belirtecini resimden yana
kullanıyorum. Çünkü düşünce tarihi boyunca; sanatçı her zaman düşün insanının
bir adım önünde yer almıştır. Çeşitli imgelemler, insana özdeş suretin ortaya
konması, zihinleri, üzerinde düşünmeye sevk etmiştir. Tabi burada resim yapma
fiiliyle örneklediğim durum, tüm sanatları kapsayan bir olgu. Fazlaca düşünsel
derinliğe girmeden özetlemek gerekirse; bir ressam için resmetme eylemi;
bırakın fırçayı bir yüzeye sürmeyi, bahsettiğim tüm bu düşüncelerden de önce, ressam olmaya karar verme anı ile
başlar. Çünkü ressamın baktığı şey ağaç olmadığı gibi, tuvalinde görerek ağaç
olarak anlamlandırdığımız da bir ağaç değildir. Ben tüm sanatçıların farkında
olsun ya da olmasın, dünyaya bu gözle baktıklarına inanıyorum.
Deniz Sağdıç, “Portre”, 2015, çok katmanlı şeffaf
yüzey ve renk pigmentleri, 70x100 cm. |
H.Ö.- Günümüz sanatı çerçevesinde, sanatını ya da kendini nasıl konumlandırır sın?
D.S.-
Günümüzde çağdaş sanat için; sadece
duyulara hoş gelen, kuramsal anlamdan ziyade yüzey estetiği ile ilgilenen, boyutlarıyla
yücelmeye çalışan bir sanat anlayışının hakim olduğuna dair bolca eleştiri var.
Cümlenin başında günümüzde ve çağdaş kelimelerini bir arada kullanmama neden
olan sorunsal da bu tartışma dahilinde. Çünkü aynı eleştiri ortamında bu terim
de başlı başına bir tartışma platformu oluşturuyor. Çağdaş sanat derken bir
kronolojik sınırlama yapmak ya da diğer taraftan çağdaşı bir kategori başlığı
olarak ele almak, bir kelime oyunundan ibaret değilse, benim düşünceme göre
sanatı zaten anlamamış olmaktır. Çünkü yukarıda bahsettiğim gibi bir resimde
yer alan ağacı, ağaç olarak ele aldığınız anda zaten artık sanattan
bahsetmiyorsunuz demektir.
Deniz Sağdıç, “Recurring”, 2015, tuval üzerine yağlıboya, 120x80 cm. |
H.Ö.- Senin ve yapıtlarınla ilgili konuşmalar/metinler, genelde
“kendine has üslubu” cümlesiyle başlıyor. Gerçekten de hangi dönemine ait olsa
da, çalışmaların izlendiğinde ayırdına çabuk varılan bir Deniz Sağdıç
dokunuşundan bahsetmek mümkün. Bu olmasını istediğin bir etki mi?
D.S.-
Gördüğünüzde ya da hissettiğinizde
resmetmek, aktarmak, irdelemek istediğiniz aslında bir obje, durum veya duygu
değil, bir mesele, sanatçının kendi meselesi. Tabi bu mesele kendinizle sınırlı
kalmayan, aktarmak, göstermek veya paylaşmak istediğiniz bir sürece doğru
evirilmekte. Bunun özünde gerçek olarak bilinenlerin sorgulanması meselesi
yatıyor. Gerçek olarak bilinen diye bahsettiğim, sizin ve sizi, siz olarak
kavramsallaştıran, sizin de içinde olduğunuz, ama sizin dışınızda kalan toplum
ve doğa, kısaca tüm şeyler. Bu tümün ortaya koyduğu gerçek olarak bilineni
irdelerken aslında bunu, tüm bu “tüm”e ifade etmeyi denemiş oluyorsunuz.
Sanatçı olarak dünyayı görme şekliniz, aynı zamanda sizin dışınızda kalan tümün
de bir süre sonra sizi anlama şekline dönüşüyor. Bu bakımından üslubunuz
şeyleri görme ve yansıtma biçimi olarak özellikle yapmadığınız bir şey olsa da
sizin dışınızdakilerin meselenizi kavrayabilmeleri açısından önemsediğim bir
fonksiyon. Bu nedenle izleyenin imzamı görmeden bile bu çalışma Deniz Sağdıç’ın
diyebilmesi, bu köprünün kurulabilmesi bakımından önemli bir konumda.
H.Ö.- Paylaştığın düşünceler çerçevesinde “Tin” başlığı altında
topladığın çalışmalar için neler söyleyebilirsin?
D.S.-
“Tin” 2013 yılının sonlarına doğru
oluşturmaya başladığım bir dizinin adı. Temelde önceki dönem çalışmalarımla
aynı üslup yaklaşımını korusa da ortaya çıkan formları oluşturan renk
değerlerindeki değişimin, zihinde oluşturduğu imgelerle olan ilişkisini
irdelediğim bir deneme niteliğinde. Her çalışmada farklı bir rengi temel alıp,
bu rengin asgari derecede değiştirilmiş versiyonlarını, imgenin ve espasın
oluşumuna katkıda bulunacak biçimde yaratmayı esas alıyor. Buda üretme eylemi
zemininde “tin”in, sadece teknik gibi algılanan ama bahsettiğim zihinsel
eylemlerle evirildiği yönü vurgulamayı amaç edinen bir başlık. Öyle ki bu
diziyle oluşturmaya başladığım her çalışmanın benim için algısal bir idmana
dönüşünü biraz da hayretle deneyimliyorum. Şimdi sesli dile getirince yine fark
ediyorum ki, resim yapma eylemi sadece bir aktarım ve yansıtmadan öte kendinize
de bir gösterim deneyimi.
Deniz Sağdıç, “WONDROUS PLACE”, 2015, tuval üzerine yağlıboya, 120x80 cm. |
H.Ö.- Bu sergide yer alan, tuvalin dışında medyumlarda ve farklı
teknikte çalışmalar da var.
D.S.-
Bu sergide, izleyenlerin ilk defa
görecekleri faklı teknikle oluşturduğum çalışmalarım var. Teknik olarak dile
getirdiğim, görünenin ardında temelde çalışmamın kendi iç uzamındaki, diğer çalışmalara
göre yapısal bir farklılık. Uzamsal boyut her ne kadar göreceli bir kavram olsa
da duyusal olarak pigmentin klasik boyamadaki yığımının yarattığı görüsel
etkiye benzer bir etkiyi, uzamsal derinlik ile de sağlamayı amaçlamakta. Tabi
bu etki, yarattığı çok boyutlulukla birlikte izleyene de bir duyumsama
özgürlüğü sağlaması bakımından heyecan verici.
Deniz Sağdıç, “REPEAT AGAIN”, 2015, tuval üzerine yağlıboya, 120x140 cm. |
H.Ö.- Bu sergi, aynı zamanda Mine Sanat Galerisi ile ilk çalışma
ortaklığın olacak.
D.S.-
Bir sanatçının, düşünsel olarak, zaman
ve mekan zemininde kurmayı amaçladığı ilişki, öncelikle bu mekanın fiziksel özelliklerini
çağrıştırsa da, mekanın kurumsal bağlamda ortaya koyduğu imge, duyusal ilişkinin
çok ötesinde anlamları meydana getiriyor. Bahsettiğim anlamda, çalışmalarımı sergileyeceğim
alanın, mekanı da aşan, Mine Sanat kimliği; bu sergiyi bambaşka okumalara
taşıyor. Mine Sanatın neredeyse benimle yaşıt, 30. Kuruluş yıldönümünü kutladığı
bir dönemde, bu projeyi yapabiliyor olmak benim için gurur verici. Özellikle
Mine Sanat Galerisi’nin 30. Kuruluş yılı nedeniyle hayata getirilen üç ciltlik
arşivsel yayın, 30. Yıl sergi ve belgeseli sayesinde tekrar hatırlama fırsatı
bulduğumuz bu köklü ve başarılı geçmişin, Türk sanatına katkılarını düşündüğümde
bir sanatçı ve sanatsever olarak bende yarattığı duygunun tam karşılığı;
minnettarlık. Bu anlamda çoğu zaman birçok tartışmaya konu olan özel sanat
galerilerinin, özellikle bizimki gibi görsel sanatlarla çok geç tanışmış
ülkelerde bir sanat ortamının oluşmasındaki katkılarını göz ardı etmemek
gerektiğine inanıyorum. Bu sergi vasıtasıyla Mine Sanat ailesinin bir parçası
olacağım için mutluyum.
Deniz Sağdıç Atölyesinde. |
BİLGİ İÇİN
Mine Sanat Galerisi | Mine Art Gallery
Merkez / Centre: Teşvikiye, Poyracık Sok. No:1/1
Yasemin Apt. D:5 Nişantaşı/İstanbul
Şube / Branch: Yalıkavak, Palmarina No: D105
Merkez Mah. Çökertme Cad. Bodrum / Muğla
T&F: +90(212) 232 38 13 | info@minesanat.com
| www.minesanat.com
DENİZ
SAĞDIÇ (Mersin, 1982)
-Doğuş Üniversitesi, Plastik Sanatlar Yüksek
Lisans Programı
(Başarı Burslu ile kabul) (2013 -2015)
-Mersin Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi
Resim Bölümü
(Fakülte Birinciliği) (1999-2003)
KİŞİSEL
SERGİLER:
“TİN”, MİNE SANAT GALERİSİ – BODRUM 2015
“TİN”, GÜNEŞ SİGORTA SANAT GALERİSİ – İSTANBUL
2014
“KADIN: MÜLK”,
RENART GALERİ – İSTANBUL 2014
“KADIN: MÜLK”, İŞ SANAT – İZMİR 2013
“DÜŞ VE GERÇEK”, PİNELO GALERİ – İSTANBUL 2012
“DÜŞ VE GERÇEK”, GAMA GALERİ – İSTANBUL 2011
KARMA
SERGİLER:
“MOONLIGHT I” NK Gallery – WASHINGTON 2015
“MADDENİN HALLERİ III” Armaggan Galeri - İSTANBUL
2015
“GİYİLEBİLİR SANAT” Summart Galeri - İSTANBUL 2015
“NEW YORK
ARTEXPO 2015 – NK Gallery – NEW
YORK 2015
“SİVİL TOPLUM İÇİN DİYALOG” Uluslararası Plastik Sanatçılar Derneği – İSTANBUL 2015
“KYOTO ART QUAKE 201- Kyoto Bienali – JAPONYA
2015
“SİVİL TOPLUM İÇİN DİYALOG” Pamukkale
Üniversitesi – DENİZLİ 2015
“KURDELE” Galateart Galeri – İSTANBUL 2015
“AŞK’A RANDEVU” Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür
Merkezi – İZMİR 2015
“SİVİL TOPLUM DİYALOĞU İÇİN SANAT”, Çalıştay –
DENİZLİ 2015
“TABOO”, İŞ SANAT – İZMİR 2015
“İKLİM DEĞİŞİMİ”, Bozlu Art Project – İSTANBUL
2014
“PEKER SANAT”, Karma Sergi – ANKARA 2014
“EGEART”, Karma Sergi – İSTANBUL 2013
“ALL ARTS İSTANBUL”, Meriç Aktaş Art – İSTANBUL
2013
“DİNAMO 1 Genç Sanatçılar”, Swiss Otel – İZMİR
2013
“KAV GENÇ SANAT” Karma Sergi – ANKARA 2012
“TÜYAP ARTIST 2012”, Meriç Aktaş Art – İSTANBUL
2012
“DÜŞ VE GERÇEK”, Karma Sergi, Galeri Miz – BODRUM
2012
“CONTEMPORARY İSTANBUL 2011”, Galeri Baraz –
İSTANBUL 2011
“TÜYAP ARTİST 2011” Galeri Baraz – İSTANBUL 2011
“SUMMER LOVE II” Karma Sergi, Ekavart Galeri –
İSTANBUL 2011
“KAĞIT İŞLER” Karma Sergi, Uluslararası Plastik
Sanatlar Derneği – İSTANBUL 2010
“1968’in 40. yılı: Bir Rüzgarın Arkeolojik
Kazısı”, Çankaya Belediyesi – ANKARA
2009
“1968’in 40. yılı: Bir Rüzgarın Arkeolojik Kazısı”, Piramit Sanat
– İSTANBUL 2008
“ROMANTİZM” Karma Sergi, Bahariye Sanat
Galerisi – İSTANBUL 2005
“4TH STREET ART”, Performans, Beyoğlu – İSTANBUL
2005
“SUMMER \ YAZ” Karma Sergi, Bahariye Sanat
Galerisi – İSTANBUL 2005
“MONALİSTANBUL” Karma Sergi, Çekirdek Sanat
Galerisi – İSTANBUL 2005
“ŞEFİK BURSALI RESİM YARIŞMASI” (Sergileme) –
ANKARA 2004
“NURSEREN TOR ATÖLYESİ” Karma Sergi – MERSİN 2003
“Marmara Üniversitesi 3. Uluslararası Öğrenci
Trienali” – İSTANBUL 2003
“30. Uluslararası Silifke Kültür Haftası” Karma
Sergi – MERSİN 2003
“Hilton Oteli Karma Resim Sergisi” – MERSİN 2003
“Mersin Üniversitesi Geleneksel 3. Resim
Yarışması” (Mansiyon Ödülü) – MERSİN
2003
“Gaziantep Resim - Heykel Bienali” – GAZİANTEP 2002
“Mersin Üniversitesi Geleneksel 2.
Resim Yarışması” (Seçici Kurul
Özel Ödülü) - MERSİN 2002
“Tarihi Mersin”
Baskı Resim Sergisi – MERSİN 2002
“1. Antalya Uluslararası Resim Festivali” – ANTALYA 2002
“Çukurova Üniversitesi 10. Bahar Şenliği” Karma
Resim Sergisi – ADANA 2001
“Mersin Üniversitesi Geleneksel 1. Resim
Yarışması (Mansiyon Ödülü)” – MERSİN
2001