Summart etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Summart etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Şubat 2024 Salı

APORIA SERGİSİ SUMMART’TA AÇILDI

Ali Elmacı, “Zaafilarımda Senin Kokun Var”, 2017, Tuval üzerine yağlıboya, 180x400 cm.



Aporia, Antik Yunan felsefesinin kavramsal ve düşünsel temellerinde şekillenen bir terimdir. Bir kavramın veya nesnenin içkin çelişkilerinden ya da kendi doğasındaki çatışmalardan doğan ve çözümü oldukça zor olan bir düşünce sorununu ifade eder. Ayrıca, düşüncenin içsel paradokslarını ve çözümsüz tezatlarını simgeler. Bu kavram, sıklıkla insan zihninin çelişkili ve karmaşık yapısını anlamaya çalışan düşünürler için bir açıklama aracı olmuştur. Ali Elmacı, Leyla Emadi, Fırat Engin, Uğur Güler, Hakan Sorar ve Evren Sungur’un farklı dönemlere ait eserlerini bir araya getiren karma sergi Aporia, sürekli gelişen ve kültürel olarak evrilen dünyamızın, güç mücadeleleri tarafından şekillendirilen derin çelişkilerini anlamamıza yardımcı olacak eleştirel bir bakış açısı sunmayı amaçlıyor.

Tarihsel uzamda incelediğimizde bireyi uygar olma amacıyla doğasının getirdiği alışkanlıklardan arınma çabası içerisinde buluruz. Bu çaba, içgüdüleri, arzuları ve ilkel tepkileri bastırmaya yönelik bir çabadır. Sahip olduğumuz değerler, toplumsal normlar ve benimsememiz gereken idealler ile insan doğasının bir çatışma içinde olduğunu gözlemliyoruz. Bu çatışma toplumsal ölçekte, bazen uygar toplumların bitmek tükenmez barış arayışı ile bu uğurda askeri çatışmalara katılım arasındaki ironik bir ilişki olarak, bazen de bireyler ve uluslararasındaki ilişkilerde, medya, kültür, hükümetler ve endüstriler gibi alanlarda gözlemlenen belirgin riyakârlıklarla tezahür eder. Aporia, bu çelişkili atmosferde, modern toplumun içinde bulunduğu paradokslardan yola çıkarak çağın ikili doğasını gözler önüne sermeyi amaçlar.


Evren Sungur, İsimsiz, 2012, Tuval üzerine yağlıboya, 250x200 cm.



Sanatçı Ali Elmacı’nın (d.1976, Sinop) sergide yer alan 2017 tarihli büyük ölçekli resmi Zaaflarımda Senin Kokun Var, cesur ve renkli ambiyansı ve dinamik kompozisyonuyla seyirciyi karşısında durarak düşünmeye davet ediyor. Elmacı'nın eserlerinde; toplumsal kalıplar, medya, otorite ve çeşitli değerlerin eleştirisi, renkli figürlerin çarpıcılığı ile ustaca gizlenmiş bir tema olarak sürekli karşımıza çıkar.

Leyla Emadi (d.1977, Ankara), sanatında toplumsal baskı, şiddet ve zulüm gibi konulara odaklanırken, bu durumların etkisi altındaki bireyleri ön plana alır. Sanatsal pratiğinde, bireylerin cinsiyet, din, siyaset, ideoloji ve geleneksel düşüncelerle olan doğrudan ilişkilerini ve bu faktörlerden nasıl etkilendiklerini sıkça işler. Emadi'nin sergideki eserleri, insanların silahlarla olan karmaşık ilişkilerini görselleştirir. Tarih boyunca yaşanan savaşlar, toplumların kendilerini ve topraklarını koruma amacıyla geliştirdikleri silahlara olan derin bağlılığı yansıtırken, aynı zamanda gelecek nesillere yönelik silahsızlanma ve barışçıl bir ütopya hayalini de içinde barındıran bir çelişkiyi ortaya koyar.
Fırat Engin (d. 1982, Ankara), çalışmalarında sıklıkla sosyal adalet, küresel istila, bellek ve kimlik konularına yoğunlaşır. Sanatçının serginin girişinde konumlanan otoporesi Last Few Years, serginin ana mekânında ele alınan konulara karşı duyulan derin utancı ifade eder.

Hiperrealist ressam Uğur Güler (d.1988, Eskişehir), sergide yer alan 2023 tarihli son serisinde günümüz otoritelerini ve güç dengelerini ele alıyor. Eserler, kapalı kapılar ardında alınan ve bazen toplulukların geleceğini etkileyen kararları sembolik imgelerle betimliyor. Sanatçının akrilik boya kullanarak kâğıt üzerine çizdiği kirli eller, ısırılmış bir elma veya takım elbiseli figürler, izleyicilere hikâyenin derinliklerini keşfetme yolunda rehberlik ediyor.


Hakan Sorar, İlk Masal, 30x60 cm.



Çalışmalarında sıklıkla beden, kimlik, politika ve cinsiyet üzerine sorular soran Hakan Sorar'ın (d.1991, İstanbul) sergideki İlk Masal adlı eseri, izleyiciyi insanlık tarihindeki başlangıç noktasına taşır. Bu özgün Âdem ile Havva tasviri, teknolojinin gelişiminden yararlanarak Artivive uygulaması ile seyredilebilir. İlk bakışta statik bir dijital resim olarak algılanan imaj böylece hareketlenir.

Evren Sungur (d.1980, İstanbul), eserlerinde insan türünün doğası ve evrimi gibi temel konuları işlerken, insan davranışlarının, düşüncelerinin ve içgüdülerinin medeniyetin oluşumu sürecindeki çelişkilerini irdeler. Sergide yer alan 2013 tarihli Güce Tapan Adam’da uzuvları makineyle bir olmuş, ondan bağımsız hareket edemeyecek bir insan tasviri ile karşılaşırız. Ayrıca Sungur’un sergideki diğer üç isimsiz çalışması da ziyaretçileri modern insanın güç, savaş ve cinsiyet ilişkileri üzerine düşünmeye çağırır. Sergideki tüm resimlerinin ortak noktası olarak görebileceğimiz parmaklıklar ardında resmin merkezindeki figürleri seyreden gözler, aynı zamanda biz seyircileri de gözler ve gözlemleniyormuşuz hissi yaratır.

Aporia başlıklı karma sergi, 7-29 Şubat tarihlerinde Bora Koleksiyonu'ndan eserleri ve koleksiyonda eserleri yer alan sanatçıların farklı dönem işlerini bir araya getirerek, farklı bir bağlamda yeniden seyretmeye davet ediyor.
 
Bilgi İçin:
Adres: Seyrantepe Fazıl Kaftanoğlu Cad. Summa Plaza, No:3, 34396 Sarıyer/İstanbul
Telefon: (0212) 278 71 00


Fırat Engin, Last Few Years, 2018 Neon, alüminyum üzerine dijital baskı, elektrostatik boya 70 x 100 x 15 cm.



                 

10 Ekim 2023 Salı

Nazlı Pektaş’ın Küratörlüğünü Üstlendiği “Sanayiden Manzaralar” Sergisi Summart’ta

        Mahmut Aydın, “İzler”, 2023, Karton, Değişken ölçüler, Sanayiden Manzaralar Sergisi, Summart.


Seyrantepe Sanayi Mahallesi’nde atölyeleri olan sanatçıların üretimlerini Nazlı Pektaş küratörlüğünde bir araya getiren “Sanayiden Manzaralar” isimli karma sergi Summart’ta açıldı. Sergi, 5 Ekim - 30 Kasım 2023 tarihleri arasında izlenebilir.

Seyrantepe Sanayi Mahallesi, kent belleğinde yan sanayi ve tamir servisleriyle bilinse de aynı zamanda yıllardır İstanbul’da birçok sanatçının yaratıcı üretimlerini gerçekleştirdikleri atölyelerin adresi. Sanatla endüstriyel üretimin giderek sentezlendiği hibrit bir bölgeye dönüşen Seyrantepe Sanayi Mahallesi’nde yer alan Summart, “Sanayiden Manzaralar” sergisi ile atölyeleri bu bölgede yer alan sanatçılardan Mahmut Aydın, Can Aytekin, Mahmut Celayir, Antonio Cosentino, Ahmet Elhan, Leyla Emadi, İnci Furni, Aynur Önürmen, İrfan Önürmen, Kemal Seyhan, Rüçhan Şahinoğlu ve Demet Yalçınkaya’nın serginin kavramsal çerçevesine uygun olarak üretilmiş yeni eserlerini kapsayan bir seçkiye yer veriyor.


Mahmut Celayir, “Toplayıcılar”, 2023, Tuval üzeri yağlıboya, talaş ve kâğıt, 200 x 300 cm, Sanayiden Manzaralar Sergisi, Summart.


“Sanayiden Manzaralar”, 12 sanatçının atölyelerine adres olarak seçtiği bölgeyle girdiği teması takibe alıyor ve bu teması “manzara” ile birleştirerek izleyiciyi sanayi ile birlikte düşünmeye davet ediyor. Söz konusu “manzara”, sergide hem kendisi olarak varlık gösterirken hem de güçlü bir metafor olarak karşımıza çıkıyor. İlhamını, atölyeleri sanayi bölgesinde yer alan sanatçılardan alan sergide yer alan eserler, sanatçıların sanayi bölgesini üretim yeri olarak seçme sebebinden başlayarak, bölgenin tarihine, bugününe, içinde yaşayan, çalışan, emek veren tüm sanayi bölgesi manzaralarına ışık tutuyor.

Serginin küratörlüğünü üstlenen Nazlı Pektaş, serginin tematik çerçevesini, “Sanatçıların sanayi bölgesinin sokaklarından, derinlerinden, duvarlarından, kokusundan, sesinden, bağırsaklarından, gökyüzünden, sakladıklarından / gösterdiklerinden, biriktirdiklerinden / püskürttüklerinden ve içinden / dışından, kendilerinde kalanı gösterdikleri bir sergidir” şeklinde yorumluyor.


Leyla Emadi, “RANTİSTAN”, 2023, Beton, demir, 30 x 165 x 7 cm, Sanayiden Manzaralar Sergisi, Summart.


Sergi, Sanayi Devrimi’nden günümüze dek giderek daha karmaşık hale gelen sanat emeği ile üretim koşulları arasındaki ilişkiyi, sanatçıların teknoloji ve endüstriden yararlanma biçimlerini, kültürel market ve kapitalist ekonomik düzen arasındaki belirsiz dinamikleri konu alarak, yerel atölyelerin farklı yorumlarına dikkat çekiyor. Summart’ın sanayi bölgesinin içinde bir galeri olarak var olması ile serginin merkezine aldığı söz konusu temalar, aynı mahallenin ikliminde izleyiciye farklı manzaralar sunuyor.

Sanat tarihi alanında kalıplaşan manzara kavramını yeniden düşündüren, aynı zamanda endüstriyel ve sanatsal üretimleri bir alanda doğuran, büyüten ve yaşatan sanayi bölgeleri ile olan teması gösteren Nazlı Pektaş küratörlüğündeki “Sanayiden Manzaralar”,  30 Kasım 2023 tarihine kadar Summart’ta ziyaret edilebilir.


İrfan Önürmen, “Çırak”, 2023, Buluntu malzemeler, Değişken ölçüler, Sanayiden Manzaralar Sergisi, Summart.


Bilgi İçin

Summart

Adres: Summa Plaza, Huzur Mah. Fazıl Kaftanoğlu Cad. No: 3 Seyrantepe/İstanbul


Nazlı Pektaş Hakkında

Sanat Tarihçisi, eleştirmen. Lisans eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi bölümünde (1998), Yüksek Lisans eğitimini Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik-Cam bölümünde (2008), sanatta yeterliliğini ise Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünde (2013) tamamlamıştır. Halen Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde öğretim görevlisi olarak dersler veren Pektaş, Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde de öğretim görevlisi olarak dersler vermektedir.

Sanat tarihçisi/eleştirmen Nazlı Pektaş’ın makaleleri Sanat Dünyamız (YKY), Art Unlimited, gibi sanat dergilerinde, Artful Living, Argonotlar adlı portalda, Cumhuriyet Gazetesi’nde ve çeşitli sergi kataloglarında yayımlandı ve yayınlanmaya devam etmektedir. Gazete Oksijen O2’DE Temas/Yorum isimli köşesinde her hafta yazıları yayımlanmaktadır.

Pektaş’ın Türkiye’de sanata ve kültüre emeği geçen isimlerle yaptığı söyleşilerinden oluşan, “Bellek / Emek “isimli kitabı 2017 yılında Yapı Kredi Yayınları (YKY) tarafından yayımlanmıştır. Pektaş, İş bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlanan “Bir Seyyahın Resimli Güncesi Muhsin Kut” (2017) isimli kitabın yazarıdır. Pektaş’ın yazıları farklı kitaplarda yayınlanmaya devam etmektedir. 2018 yılında Corpus Yayınları tarafından yayımlanan, İmgenin Zamanı: Sanat, Hafıza, Direniş isimli kitapta “Yeryüzü Çoğalırken Ölmek” başlıklı bir yazısı bulunmaktadır. Yapı Kredi Yayınları Cogito dizisinden çıkan “Cinsiyeti Yazmak” (2016) isimli kitapta “Ana Mendieta’nın İzleri” başlıklı bir yazısı yayımlanmıştır. Ayrıca Doruk Yayınları tarafından yayımlanan, Belgesel / Kısa Film / Video Sanatı (2018) isimli kitapta “Hakikati Alt Etmek: Rezan Yeşilbaş, Cengiz Tekin ve Ferhat Özgür'ün Yapıtlarında Hayat, Oyun ve Mana” isimli bir yazısı yer almıştır.

Nazlı Pektaş farklı sergilerin küratörlüğünü yapmayı sürdürmektedir. 2023 yılında CKM’de açılan Görünür Görünmez Beden sergisinin eş küratörlüğünü yapan Pektaş, 2022 yılında AKM’de açılan “Gençler Yolda” başlıklı serginin de eş küratörüdür. 2022 yılında, Contemporary İstanbul Vakfı'nın Fişekhane'de bulunan sanat alanı Cocoon’da açılan Video’daki Manzara sergisi, Bilsart’da 2021 Şubat ayında açılan “na/mütenahi hürriyet” sergisi, Yapı Kredi Kültür Sanat’ta, 2018’de açılan “İntihal mi?/ Hal mi?” başlıklı grup sergisi ve 2017 yılında Marmara Üniversitesi Cumhuriyet Müzesi ve Sanat Galerisi’nde açılan "A4” başlıklı grup sergisi küratörlüğünü yaptığı sergiler arasındadır.

Nazlı Pektaş çeşitli kültür ve sanat kurumlarında seminerler vermekte, konuşma dizileri ve sergiler düzenlemektedir. Nazlı Pektaş, Uluslararası Sanat Eleştirmenleri Derneği (Aica Türkiye) üyesidir.


Aynur Önürmen, “İsimsiz”, 2023 (detay), Çoklu heykel yerleştirme, sünger ve akrilik, Değişken ölçüler, Sanayiden Manzaralar Sergisi, Summart.